news

CASA ETÈREA - DOĞA İÇERİSİNDE BİR SANAT ESERİ

Hayatın keşmekeşinden uzakta iki kişilik bağımsız bir sığınak olarak tasarlanan Casa Etérea, Meksika merkezli Singapurlu yazar ve tasarımcı Prashant Ashoka imzasını taşıyan 75 metrekarelik bir alan. Görsel ve zihinsel bir şölen sunan ev tüm enerjisini güneşten alırken su ihtiyacını yağmur suyundan karşılıyor. İnsan gözüne yansıtıcı bir ayna olarak görünen camlarda kuşların çarpmasını önlemek için desenli bir ultraviyole kaplama kullanılmış. Ashoka, "Amacımız doğayı aynalayan bir tiyatro sahnesi kurmaktı, bu nedenle çevre ile tam bir entegrasyon elde etmek için sürdürülebilirlik çok önemliydi." diyor. Manzarayı el değmemiş hali ile bırakma gayesindeki mimar, evin temelini inşa ederken sadece çevreden toplanan kayaları kullanmış. Evin yapılacağı alanın iklim şartlarını ve havalandırmayı ön planda tutan konumlandırma, yalıtımlı cam desteği ile birleşince Meksika'nın orta kesimlerine has yarı kurak çöl ikliminin olumsuz etkileri en aza indirgenmiş. Açık alan konsepti ile tasarlanan iç mekan, 120 derecelik açıya sahip V şeklinde bir yapıya sahip. Ortak yaşam alanı ve yatak odasında zeminden tavana uzanan sürgülü cam kapılar, zeytin ve nar ağaçlarının gölgelediği bir veranda ve havuz alanına açılıyor. Samimi mutfağın arka tarafından çatı katına uzanan merdiven aynı zamanda bir malzeme odası olarak işlev görürken uzaktan kumandalı panjurlar güvenlik ve mahremiyet sağlıyor. Eve ismini veren ve İspanyolca'da ruhani anlamina gelen "Etérea" kelimesi evrene ait bir vizyona işaret ediyor. Proje hem görsel hem de işlevsel olarak direkt sahada uygulanan bir sanat eseri olma vasfını taşırken aynı zamanda doğa ile eşsiz bir şekilde bütünleşerek mimari anlamda da kusursuz bir duruş sergiliyor. Ashoka, tasarım ve çevre arasında karşılıklı bir diyalog oluşturmakla ilgili şunları söylüyor: “Tasarımın yapısal bir unsuru olan ışık, Casa Etérea'da, yapı ile manzara arasındaki geçişi algılayan zihnimiz ile adeta oyun oynuyor. Vahşi doğa içerisindeki bu ışık ve ölçek etkileşiminin ilgi uyandırmasını ve ekosistemln korunmasındaki rolümüz hakkında soru işaretleri oluşturmasını istedim. İçerisinde bulunduğumuz zor zamanlar çevremiz ile olan kaçınılmaz alışverişimizin farkına varmamızı sağladı. Belki de ücra yerlerdeki ufak sığınaklar, bize bulunması zor bir sükuneti getirirken doğal dünya ile aramızdaki mesafeyi azaltmamıza yardımcı olabilir.”

12.05.2021 00:00:00

İçeriği Paylaş

Yorum Yazın

Yorumlar